2 Şubat 2018 Cuma

Ormanın İçinde Tatil..


   Ailemle kısacık bir tatilden döndük. Yaklaşık bir buçuk günlük bir tatildi. Geldi ve geçti yani. Bu bir buçuk günde Gönen Ekşidere Köyü Dağ Ilıcası'ndaydık.

   Buraya ilk gittiğimizde 5-6 yaşlarındaydım sanırım. Babaannem ve dedem buranın sıcak suyunun romatizmalarına vücutlarına iyi geldiğini söyleyip, her sene en az 1 hafta burada kalırlardı ve ilk defa onların yanına gitmiştik günübirlik. İlk defa sıcak havuza giriyordum. Havanın da çok soğuk olmasından dolayı önce ayaklarımın sonra bütün vücudumun yandığını hatırlıyorum havuza girdiğim andan itibaren. Aynı zamanda kardeşimle birlikte hiçbir hastalığa yakalanmamış küçücük vücudumuzun bile çok rahatladığını ve eve geldikten sonra mışıl mışıl uyuduğumuzu da hatırlıyorum. Daha sonraki yıllarda da ara ara bu rahatlatıcı yere gittik. Son dört yıldır da her yarıyıl tatilinde gidiyoruz ve bir gece burada konaklama imkanı buluyoruz.


    Şimdi bu ılıcanın özelliklerini ,bugüne kadarki ve en son olan izlenimlerimi aktarmak istiyorum. Olumlu ve olumsuz yönlerini bir arada anlatacağım.


   Balıkesir'in Gönen ilçesine yaklaşık yarım saat uzaklıktaki Ekşidere Köyü'ndeki bu dağ ılıcası, isminin hakkını verir derecede gerçekten dağın tepesinde bulunuyor. Bir yanında uçurum bir yanında orman... Mis gibi temiz havası, etrafa baktığınızda gördüğünüz yeşilin birçok tonu sizi kendisine çekiyor. Oraya gidip de aynı gün geri dönmek kardeşimle beni hep üzüyordu zaten. Üç senedir de bu yüzden konaklıyoruz orada. Her gittiğimizde illaki ormanda yürüyüşümüzü yaparız, o soğukta ellerimiz ,yüzümüz uyuşmaya başladığında da geri döneriz. İlk iki sene, danışmanın arkasındaki ve internet sitesinde fotoğrafı olmayan, aslında girişi kötü bir yerden olan evlerde kaldık. 4 kişilik bir aile için büyüklüğü yeterliydi fakat oturma odasındaki elektrikli ısıtıcı sadece o odayı ısıtıyordu; yatak odası özellikle geceleri  buz gibiydi. Bu sene de, geçen sene yapımı biten bungalow tipi evlerin birinde kaldık. Ev çok güzel ve modern döşenmişti. Fakat yine ve yine soğuktu. Odaya yerleştiğimizde klimayı açtık ve çıkana kadar hiç kapatmadık, yine de gece yatak odasının soğuk olduğunu söyledi annem ve babam. Yerler soğuk, ayakkabısız gezmeniz imkansız bu yüzden hijyen de azalıyor tabi. Banyoda jakuzi mevcut. Tuvalet için sadece bir tane tuvalet kağıdı koyulmuş, yedeği yok, havlu yok ( Banyo da buz gibiydi bu arada). Yemekler tamamen size ait. Bu yüzden mutfakta yemek yapmak için gereken araç gereçler mevcut , tabaklar ve bardaklar da bulunuyor. Fakat bulaşıkları yıkamak için deterjan ve sünger koymayı akıl edememişler sanırım ya da onların marketinden almamızı istiyorlar ki almak zorunda kaldık gerçekten. Bunun yanında çarşaflar tertemiz kokuyor hiçbir leke yok. Yani güzelce, rahatça uyuyabildik soğuğa rağmen ormanın ve temiz havanın içinde. Sabah 8.30'daki bayanlar seansı için kolayca kalkabilmemi bu temiz havaya borçluydum diye tahmin ediyorum.


   Fakat yine de bir dahaki gidişimizde kesinlikle 4 kişilik evleri veya yeni bungalow ları tercih etmeyip, sıcak olacağını tahmin ettiğimiz ikişer kişilik iki oda tutmayı planladık eve dönüşümüzden sonra.. Bakalım seneye nasıl izlenimlerim olacak?😊


   Kaplıcanın sıcak havuzuna gelecek olursam, eğer orada konaklamayacaksanız her havuza girişinizde belli bir ücrete tabiisiniz.( Ücret her sene değiştiği için bir fiyat belirtemeyeceğim malesef) Fakat şunu söyleyebilirim ki havuz 46 derece suyuyla muazzam bir sıcaklık. havuzun ortası bildiğiniz kaynıyor gibi köpürüyor. Dibini görebileceğiniz kadar da temiz üstelik. Tavanın bir bölümü açık olduğu için sıcak suyun içindeyken bunalmıyorsunuz. Havuz bölümünde iki çeşme bulunuyor; birinden içme suyu diğerinden çeşme suyu akıyor.(İçme suyundan gönül rahatlığıyla içebilirsiniz ,oldukça tatlı). Havuzdan hariç gayet yeterli Türk hamamı da bulunuyor. Fakat kötü yanı, aynı havuza ve hamama 2 saat arayla bayanlar giriyor.Sonra baylar daha sonra tekrar bayanlar.. Her 2 saatin yarım saatinde görevliler tarafından hamam temizleniyor, havuz da taşırılmak suretiyle temizleniyor. Fakat yine de hem bay hem bayanın aynı yere girmesi hijyeni azaltıyor bana kalırsa. Ve havuzda vakit geçirme süremiz de bir hayli aza iniyor. Havuza girerken ve çıktıktan sonra üst değiştirme yerlerinde bir perde bile yok, sadece iki tane küçük odacık gibi bölümler yapmışlar. İki tanesi de hiç kimseye yetmiyor tabiki. Ve bu üst değiştirme bölümü de gerçekten çok soğuk oluyor, havuzdan çıktıüınızdan itibaren maraton koşucusu edasıyla üstünüzü değiştimeye gidiyorsunuz. Eşyalarınızı kilitleyebileceğiniz dolaplar da mevcut fakat dolaba koyup kilitlemek için uğraşmaktansa  dışarıda ailenizden o an havuza girmeyen birileri varsa değerli eşyalarınızı onlara vermenizi tavsiye ederim, aklınız arkada kalmaz bu sayede.Soyunma bölümünde saç kurutma makinesi de bulunmuyor bu arada, benim gibi saçlarını kurutmadan dışarı çıkamayan insnlar için çok büyük dezavantaj olabilir bu,  O kadar sıcak havuzdan dışarıya çıktığınızda da her yerinizi özellikle boynunuzu ve başınızı iyice sarmanızı tavsiye ederim ki tatile geldim derken tutularak dönmeyin evinize..


   Dışarıyı gözünüzde canlandıracak olursam da, kahve çay vs. içebileceğiniz bir kafesi var bu yerin. Daha önceki yıllarda masaj koltuğu da vardı içinde hatta sıcak sudan çıktıktan sonra yapmayı çok sevdiğim bir aktiviteydi bu, iyice gevşetiyordu beni. Ama artık yok, sebebini hiç bilmiyorum 😢


   Dışarıda ailenizle mangal yapmak için olan bir yer var, yanında da çocuk parkı... Her geldiğimizde mangal yapmadan dönmedik yani burası için bile gelinir inanın. Tamamen yeşilliğin içinde gibisiniz iştahınız oldukça açılıyor ama ateşle bir yerlere zarar verecek kadar da ormanın içi değil tabii bu yer.. 


   Olumlu-olumsuz her özelliğini anlattıktan sonra hala bu kaplıcaya gitmeye devam edeceğiz sanırım. Çünkü yılda bir defa bu kadar temiz hava içinde ve sıcacık suyunda yaklaşık 2 gün geçirmek bana gerçekten çok iyi geliyor. Dolayısıyla Gönen'in bu şirin köyünde bulunan kaplıcayı hayatınızın bir bölümünde ailenizle veya arkadaşlarınızla denemenizi tavsiye ederim ben, karar size kalmıış..



Hoşçakalıın !


İnsanları gençleştirdiğine inanılan, dağın merkezinden gelen mineralli su




Kaldığımız evden bir bakış..




2 yorum:

  1. Fotoğraflardan gördüğüm kadarıyla mükemmel bir yer.Kesinlikle gidilmeli.

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Evet harika gerçekten. İşletmesi harika olsaydı keşke :)

      Sil

Yaşanılası

  Allah der ki “Kimi benden çok seversen onu senden alırım”…. Ve ekler: “Onsuz yaşayamam” deme, seni onsuz da yaşatırım.   Ve mevsim geçer, ...